AKEDAŞ 23 NİSAN-Masaüstü

KİÜ TARAFINDAN, “TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN TEMELİ KÜLTÜRDÜR” KONULU KONFERANS VERİLDİ

Gündem 27.10.2023 - 13:51, Güncelleme: 27.10.2023 - 13:51
 

KİÜ TARAFINDAN, “TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN TEMELİ KÜLTÜRDÜR” KONULU KONFERANS VERİLDİ

Kahramanmaraş İstiklal Üniversitesi (KİÜ) tarafından, Cumhuriyetimizin 100. Yılı Etkinlikleri kapsamında, “Türkiye Cumhuriyeti’nin Temeli Kültürdür” konulu konferans verildi.

Kahramanmaraş İstiklal Üniversitesi (KİÜ) tarafından, Cumhuriyetimizin 100. Yılı Etkinlikleri kapsamında, “Türkiye Cumhuriyeti’nin Temeli Kültürdür” konulu konferans verildi. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Orhan Doğan’ın konuşmacı olarak katıldığı konferans, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programın açılışında konuşan KİÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Bakan, 6 Şubat depremleri ve İsrail’in Filistin’de gerçekleştirdiği katliamlar dolayısıyla buruk bir kutlama programı gerçekleştirdiklerini söyledi. Depremin yaralarının sarılması ve Filistin’de yaşanan insanlık dramının bir an önce son bulması dileğinde bulunan Prof. Dr. Bakan, şöyle konuştu: “Bildiğiniz gibi ülkemiz ve milletimiz, yaklaşık 150 yıllık parlamento ve bir asırlık cumhuriyet deneyimi esnasında pek çok badireler atlattı, çok ağır imtihanlar verdi. Fakat Türk milleti tüm bu engelleri; necabetiyle ve ferasetiyle aşmayı bildi. Her şeye ve yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, bugün Türkiye Cumhuriyeti bir istikrar abidesidir ve bölgesinin en önemli güven adası konumundadır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu şartları göz önüne aldığımızda bu gün ülkemiz çok daha güçlü ve geleceğe çok daha özgüvenle bakmaktadır. Şundan eminiz ki, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde “Türkiye Yüzyılı ülküsü” ile aydınlık yarınlar bizlerin olacaktır. Bu noktada ülkemizin her kurumu ve her ferdi gibi bizler de üzerimize düşen sorumluluğu layıkıyla yerine getirmeye gayret edeceğiz. Ülkemizin en genç yükseköğretim kurumlarından biri olan İstiklal Üniversitesi’ni, tam manasıyla bir ilim-irfan yuvasına dönüştüreceğiz. Ülkemizin ve milletimizin ihtiyaç duyduğu her alanda bilim üretmeye, günümüz dünyasının bilgisiyle donanmış nesiller yetiştirmeye gayret edeceğiz. Sözlerime son verirken, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi, minnet ve şükranla anıyorum.” Ardından KSÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Orhan Doğan tarafından “Türkiye Cumhuriyeti’nin Temeli Kültürdür” konulu konferans verildi. Mustafa Kemal’in bu sözünün tarihsel derinliğine ilişkin bilgiler veren Prof. Dr. Doğan, “Bu sözlerin içerdiği anlam tarihimizin çok daha eski evrelerine gitmektedir. Asya hunlarına kadar gidiyor, Göktürklere kadar gidiyor. Biliyorsunuz tarihimiz İslam Öncesi ve İslam sonrası diye ikiye ayrılır. Karahanlılara kadar olan devlet ve teşkilatlar, İslam Öncesi Türk Tarihi içerisinde yer alır. Sonrasındaki dönem, İslam sonrası Türk Tarihi olarak adlandırılır. Bu dönemde kurmuş olduğumuz 120 devlet ki, bu devletlerin teşkilat yapıları ve bu devletlerde yaşayan insanların bütün birikimi, Mustafa Kemal’de milli tarih şuurunu, milli kültür şuurunu oluşturmuş ki, Gazi, Cumhuriyeti kurduktan sonra böyle bir ifadeye yer vermiştir” diye konuştu. “BU COĞRAFYA, MİLLETLER, DEVLETLER VE MEDENİYETLER MEZARLIĞI, DOLAYISIYLA BU COĞRAFYADA GÜÇLÜ OLAN DEVLETLER AYAKTA KALIR” Gazi Mustafa Kemal’in “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti Devleti ilelebet payidar kalacaktır” sözüne de atıfta bulunan Doğan, bu sözün de geçmişten geleceğe giden Türk devlet yapısını ifade ettiğini belirtti. Gazi’nin bu sözünün Osmanlı’daki karşılığının “devlet-i ebet müddet” anlayışı, Göktürkler’in Orhun kitabelerinde ise, “ebedi devlet tutup, oturacaksın” sözleriyle belleklerde yer edindiğini kaydetti. Doğan, devlet ebet müddet anlayışına ilişkin, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı bir konuşmayı da anımsatarak, “Cumhurbaşkanımız da ‘devlet ebet müddet milletin bizatihi kendidir’ diyor. Dolayısıyla Bu ifadeler ta Göktürklerden günümüze kadar tüm devlet başkanlarının bu anlayışını çok somut bir şekilde ortaya koyuyor” şeklinde konuştu. Türk milletinin gittiği her yer ve kurduğu her devlette huzur ve güveni tesis edip, hoşgörü iklimi oluşturduğunu dile getiren Doğan, şöyle devam etti: “Biraz önce tarih boyu 120 devlet kurduğumuzu ifade ettim ama bugünkü Cumhurbaşkanlığı forsumuza baktığımızda 16 yıldız 16 büyük Türk Devletini, ortadaki büyük yıldız ise Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eder. Halbu ki biz 120’nin üzerinde devlet kurmuş, kesintisiz devletli bir milletiz. Anadolu coğrafyasına bakalım, bu coğrafya milletler, medeniyetler ve devletler mezarlığıdır. Bu coğrafya kritik bir coğrafyadır. Bu coğrafya Malazgirt Savaşı ile bize geçiyor. Daha sonra Anadolu Selçuklu, ardından Osmanlı ve şimdi de Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Ama ondan önceki sürece baktığımızda burası medeniyetler, milletler ve devletler mezarlığı. Yani dilleri var ama ölü dil bunlar. Dilleri var, devletleri var ve bu coğrafyada yaşamışlar ama şu an tarihe karıştılar. Dolayısıyla bu coğrafya kritik bir coğrafya. Bu coğrafyada da güçlü olan devletler ayakta kalabilmiş. Bugün güçlü olan devlet de Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Ve bu devlet Mustafa Kemal’in ifadesiyle ilelebet payidar kalacaktır.” Cumhuriyet ifadesinin ancak içerisine demokrasinin yerleştirilmesiyle anlam bulacağını vurgulayan Prof. Dr. Doğan, “Bildiğiniz gibi 6 asır hüküm süren Osmanlı Devleti’nin padişahları, hakim oldukları coğrafyalarda insan unsurunu öne çıkarmış, insanları payidar etmiş, hoşnut etmiş ve hoşgörüyü o coğrafyaya yerleştirmiştir. Bugün ise devletimizin adı Türkiye Cumhuriyeti. Fakat bildiğiniz gibi her cumhuriyet demokrasiyi içinde barındırmıyor. Bugün baktığınızda İran’da, Çin’de cumhuriyet. Geçmişte Sovyet Rusya’da cumhuriyet idi. Bu devletlerin yönetim tarzına baktığınızda, buralarda yaşayan insan unsuru, bu devletlerin yönetiminden hiç hoşnut değil. Bunu açık bir şekilde ifade etmek lazım. Dolayısıyla biz bu devleti kurduk ama demokrasiyi de bu devlet içerisine derç ettik, yerleştirdik. Yani cumhuriyet ancak demokrasi ile taçlanırsa bir anlam kazanır” diyerek sözlerini tamamladı. KSÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nuri Kahveci, KİÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Seçil Fettahlıoğlu, KİÜ Genel Sekreteri Cemil Toktay ile akademik ve idari personel ile öğrencilerin de katıldığı program, KİÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Bakan’ın, Prof. Dr. Orhan Doğan’a plaket takdimi ile son buldu.
Kahramanmaraş İstiklal Üniversitesi (KİÜ) tarafından, Cumhuriyetimizin 100. Yılı Etkinlikleri kapsamında, “Türkiye Cumhuriyeti’nin Temeli Kültürdür” konulu konferans verildi.
href="https://www.kahramanmarashaberci.com/ara?q=Kahramanmaraş " class="text-dark font-weight-bold" target="_blank">Kahramanmaraş href="https://www.kahramanmarashaberci.com/ara?q=İstiklal Üniversitesi " class="text-dark font-weight-bold" target="_blank">İstiklal Üniversitesi (KİÜ) tarafından, href="https://www.kahramanmarashaberci.com/ara?q=Cumhuriyetimizin 100. Yılı " class="text-dark font-weight-bold" target="_blank">Cumhuriyetimizin 100. Yılı Etkinlikleri kapsamında, “Türkiye Cumhuriyeti’nin Temeli Kültürdür” konulu konferans verildi. href="https://www.kahramanmarashaberci.com/ara?q=Kahramanmaraş " class="text-dark font-weight-bold" target="_blank">Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Orhan Doğan’ın konuşmacı olarak katıldığı konferans, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programın açılışında konuşan KİÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Bakan, 6 Şubat depremleri ve İsrail’in Filistin’de gerçekleştirdiği katliamlar dolayısıyla buruk bir kutlama programı gerçekleştirdiklerini söyledi. Depremin yaralarının sarılması ve Filistin’de yaşanan insanlık dramının bir an önce son bulması dileğinde bulunan Prof. Dr. Bakan, şöyle konuştu: “Bildiğiniz gibi ülkemiz ve milletimiz, yaklaşık 150 yıllık parlamento ve bir asırlık cumhuriyet deneyimi esnasında pek çok badireler atlattı, çok ağır imtihanlar verdi. Fakat Türk milleti tüm bu engelleri; necabetiyle ve ferasetiyle aşmayı bildi. Her şeye ve yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, bugün Türkiye Cumhuriyeti bir istikrar abidesidir ve bölgesinin en önemli güven adası konumundadır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu şartları göz önüne aldığımızda bu gün ülkemiz çok daha güçlü ve geleceğe çok daha özgüvenle bakmaktadır. Şundan eminiz ki, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde “Türkiye Yüzyılı ülküsü” ile aydınlık yarınlar bizlerin olacaktır. Bu noktada ülkemizin her kurumu ve her ferdi gibi bizler de üzerimize düşen sorumluluğu layıkıyla yerine getirmeye gayret edeceğiz. Ülkemizin en genç yükseköğretim kurumlarından biri olan İstiklal Üniversitesi’ni, tam manasıyla bir ilim-irfan yuvasına dönüştüreceğiz. Ülkemizin ve milletimizin ihtiyaç duyduğu her alanda bilim üretmeye, günümüz dünyasının bilgisiyle donanmış nesiller yetiştirmeye gayret edeceğiz. Sözlerime son verirken, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi, minnet ve şükranla anıyorum.” Ardından KSÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Orhan Doğan tarafından “Türkiye Cumhuriyeti’nin Temeli Kültürdür” konulu konferans verildi. Mustafa Kemal’in bu sözünün tarihsel derinliğine ilişkin bilgiler veren Prof. Dr. Doğan, “Bu sözlerin içerdiği anlam tarihimizin çok daha eski evrelerine gitmektedir. Asya hunlarına kadar gidiyor, Göktürklere kadar gidiyor. Biliyorsunuz tarihimiz İslam Öncesi ve İslam sonrası diye ikiye ayrılır. Karahanlılara kadar olan devlet ve teşkilatlar, İslam Öncesi Türk Tarihi içerisinde yer alır. Sonrasındaki dönem, İslam sonrası Türk Tarihi olarak adlandırılır. Bu dönemde kurmuş olduğumuz 120 devlet ki, bu devletlerin teşkilat yapıları ve bu devletlerde yaşayan insanların bütün birikimi, Mustafa Kemal’de milli tarih şuurunu, milli kültür şuurunu oluşturmuş ki, Gazi, Cumhuriyeti kurduktan sonra böyle bir ifadeye yer vermiştir” diye konuştu. “BU COĞRAFYA, MİLLETLER, DEVLETLER VE MEDENİYETLER MEZARLIĞI, DOLAYISIYLA BU COĞRAFYADA GÜÇLÜ OLAN DEVLETLER AYAKTA KALIR” Gazi Mustafa Kemal’in “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti Devleti ilelebet payidar kalacaktır” sözüne de atıfta bulunan Doğan, bu sözün de geçmişten geleceğe giden Türk devlet yapısını ifade ettiğini belirtti. Gazi’nin bu sözünün Osmanlı’daki karşılığının “devlet-i ebet müddet” anlayışı, Göktürkler’in Orhun kitabelerinde ise, “ebedi devlet tutup, oturacaksın” sözleriyle belleklerde yer edindiğini kaydetti. Doğan, devlet ebet müddet anlayışına ilişkin, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı bir konuşmayı da anımsatarak, “Cumhurbaşkanımız da ‘devlet ebet müddet milletin bizatihi kendidir’ diyor. Dolayısıyla Bu ifadeler ta Göktürklerden günümüze kadar tüm devlet başkanlarının bu anlayışını çok somut bir şekilde ortaya koyuyor” şeklinde konuştu. Türk milletinin gittiği her yer ve kurduğu her devlette huzur ve güveni tesis edip, hoşgörü iklimi oluşturduğunu dile getiren Doğan, şöyle devam etti: “Biraz önce tarih boyu 120 devlet kurduğumuzu ifade ettim ama bugünkü Cumhurbaşkanlığı forsumuza baktığımızda 16 yıldız 16 büyük Türk Devletini, ortadaki büyük yıldız ise Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eder. Halbu ki biz 120’nin üzerinde devlet kurmuş, kesintisiz devletli bir milletiz. Anadolu coğrafyasına bakalım, bu coğrafya milletler, medeniyetler ve devletler mezarlığıdır. Bu coğrafya kritik bir coğrafyadır. Bu coğrafya Malazgirt Savaşı ile bize geçiyor. Daha sonra Anadolu Selçuklu, ardından Osmanlı ve şimdi de Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Ama ondan önceki sürece baktığımızda burası medeniyetler, milletler ve devletler mezarlığı. Yani dilleri var ama ölü dil bunlar. Dilleri var, devletleri var ve bu coğrafyada yaşamışlar ama şu an tarihe karıştılar. Dolayısıyla bu coğrafya kritik bir coğrafya. Bu coğrafyada da güçlü olan devletler ayakta kalabilmiş. Bugün güçlü olan devlet de Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Ve bu devlet Mustafa Kemal’in ifadesiyle ilelebet payidar kalacaktır.” Cumhuriyet ifadesinin ancak içerisine demokrasinin yerleştirilmesiyle anlam bulacağını vurgulayan Prof. Dr. Doğan, “Bildiğiniz gibi 6 asır hüküm süren Osmanlı Devleti’nin padişahları, hakim oldukları coğrafyalarda insan unsurunu öne çıkarmış, insanları payidar etmiş, hoşnut etmiş ve hoşgörüyü o coğrafyaya yerleştirmiştir. Bugün ise devletimizin adı Türkiye Cumhuriyeti. Fakat bildiğiniz gibi her cumhuriyet demokrasiyi içinde barındırmıyor. Bugün baktığınızda İran’da, Çin’de cumhuriyet. Geçmişte Sovyet Rusya’da cumhuriyet idi. Bu devletlerin yönetim tarzına baktığınızda, buralarda yaşayan insan unsuru, bu devletlerin yönetiminden hiç hoşnut değil. Bunu açık bir şekilde ifade etmek lazım. Dolayısıyla biz bu devleti kurduk ama demokrasiyi de bu devlet içerisine derç ettik, yerleştirdik. Yani cumhuriyet ancak demokrasi ile taçlanırsa bir anlam kazanır” diyerek sözlerini tamamladı. KSÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nuri Kahveci, KİÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Seçil Fettahlıoğlu, KİÜ Genel Sekreteri Cemil Toktay ile akademik ve idari personel ile öğrencilerin de katıldığı program, KİÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Bakan’ın, Prof. Dr. Orhan Doğan’a plaket takdimi ile son buldu.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve kahramanmarashaberci.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler deneme bonus deneme bonusu veren siteler betpark süperbetin giriş betebet bets10 Matadorbet vdcasino tipobet giriş onwin giriş deneme bonusu veren siteler onwin grandpashabet giriş grandpashabet giriş